< <
<

<10 Haziran 2008 Salı/h3>

<


Türk blog camiasi pembe cici kiz bloglari, mavi siyah depresif genç erkek bloglari ve ortaya çer çöp karişik lalettayn paylaşimci abi bloglari olarak kendi halinde bölünmüş yuvarlanirken bizim de canımız sıkılıyor tahmin edersiniz. "E blog dediğiniz bir tür günlük daha ne ola ki" zihniyetine ayrica hürmet ediyoruz, "Siz öyle diyorsaniz öyledir" diyor susuyoruz. Arada sırada rastladığımız neşeli, orjinal fikirler geliştiren ancak uzun ömürlü olamayan çeşitli bloglarin kapanişi da bizi hayli hayli üzüyor. Bu arada internet aleminin dünkü çocuklari bize posta koyarken onun da üstünde durmuyoruz, nefsimizi yabancı bloglarla köreltmeye çalişiyoruz. Çok yüce gönüllü insanlariz malumunuz...
Neyse, işte bunlardan biri olan Little People gözümüz işten güçten ve dahi hayattan kararmışken dolaşmayı pek sevdiğimiz, dünyaya başka bir açidan bakmamizi kolaylayan işlerden biri. Slikanchu Bey'in Londra sokaklarinda gezdirdiği küçük insanlari, kendi dünyalarinda her tür müsibetle boğuşur, quiet bir sunday'de wrong wrong duvara toslarken görüyoruz., hem zaten hepimiz i'mlearningenglish slikanchu...
İki yıldır yarattığı küçük karakterlerle kendine özgü minyatür bir dünya kuran Slikanchu, şimdilerde saylangozlara takilmiş, onlarla eğleniyor. Bir göz atın deriz. Slikanchu'nun yaptiği işlerle ilgili röportajlar verdiğini, fotoğraf sergileri düzenlediğini vs. de ekleyelim. Blog alemi böyle sanat sepet işlerine de yariyor anlayacağınız. 5 Eylül'de de kitabı çikiyormuş. Türk bloggerlara de söyleyelim, hatirlatalim istedik. Böyle sizinkinden başka dünyalar da var. (sosyal mesaj!)

(Ha utanmadan ticaretini bile yapiyor namussuz! Little People Store)

Etiketler: ,

/h6>
Posted by <